Sonunda beklenen albümü piyasaya verebildi Murat Boz.Ayın 17sinde çıkacağı söylenen albüm ancak2-3 gün önce çıkabildi.Daha öncesinden single olarak çıkarttığı "Uçurum","Ben Aslında" ve "Para Yok" gibi şarkıları da içinde bulunduran albüm,tamamen ve neredeyse sabit bi kadroyla yapılmış.Kim mi bunlar ERsay Üner,Soner Sarıkabadayı ve Mustafa Ceceli.Eh bu isimler zaten Türkiye de namı büyük insanlar..Sallana Sallana ŞArkısının ikinci bi versiyonu yer alıyor ki benim favorimdir.Şarkıda Soner ve Ersay da Murat'a düet yapmışlar.
Bazı sitelerde bakkal müzik budur işte diye okusamda,müziğin artık bakkalının çakkalının kalmadığını düşünüyorum.Sanatçı falan filan bunlarda hava..Deniz Sekinin üstünde dolaşan karabulutlar ve İbrahim Tatlısesin Yıldız Tilbeye ettiği hakaretlerden sonra..Kİ kendini de haklı sanıyor hala ben buna inanamıyorum.Neyse pop sevenler için ideal bir albüm.Canınız sıkılmadan dinler geçersiniz..
Seviyorum sevmiyorum
Kaç yaprak var bilmiyorum
Ben seni kopardım attım kendimi toparlıyorum
Var mı şimdi başka biri?
Onu bana benzettin mi?
Ne yaparsan o ben olmaz
Parçaları sana uymaz..
Kendimi bunun için mi yorucam ben?
Kalbimi bunun için kırıcam ben?
Yok ki senin bir yedeğin
Kötü Kedi Şerafettin
Söyle nasıl kıydın bana?
Hem canındım,hem ciğerin.
Kendimi bulamıyorum,geri alamıyorum
Ben her gece rüyalarda hep sana hak veriyorum..
Kendimi bunun için mi yorucam ben?
Kalbimi bunun için mi kırıcam ben?
Yok ki senin bir yedeğin...
Bu grubu müzik dergisi diye saçma bi programda fark ettim.Saçma diyorum kimilerince çok iyi bi müzik eleştirmeni olan Şafak Karaman ki ben hiç beğenmiyorum konuk ağırlamasını oturup iki satırlık sanatçı bilgilerini okumak yerine salakça sorular soruyor sürekli..
Fairuz Derin Bulut grubu bildiğimiz bi şekilde ya da duymuş gibi olduğumuz arabesk parçaları harmanlayıp rock bişiler yapmışlar..Bu kadarda kalmayan grup şarkılara bi pavyonda söylenirmiş gibi bi hava katmışlar..
Canım dediklerim canımı aldı..Tanrım kötü kullarını sen affetsen ben affetmem..Benim için üzülme..Canımdan vazgeçerim senden vazgeçmem..
Gibi şarkıları coverlamışlar..Dinlemenizi tavsiye ederim..
Ben hala bekliyorum,birgün mutlaka diyerek başladığım bu yolda 22 sene de öğrendiklerim ve öğrenmeyi umduğum şeylerle bekliyorum.
Hayatın neler getireceği belli olmasada,insanoğlunun umutlarını kaybetmeden beklemesi gerektiğini biliyorum.Ama nereye kadar süreceğini bilmemek insanı daha beter yoruyor.
Her hikaye aynı.Şimdikinin öncekiden bi farkı yok.Hepsi aynı cümlede tıkanıp kalıyor.O noktada başlıyor insanın kendini yargılamaları.Eh bi yerde bi şekilde bi sorun olduğunu düşünmemek elde olmuyor.Sorun nedir?
Sorun birilerine hala güvenebilmek midir?Yoksa birilerine değer verip onlardan bişi beklememekmidir?
İnsanların birilerini sevmeleri neden diğerlerinin ağrına gidermişçesine uğultular yükselttirir.
Sevginin açamadığı kapılar var bunu bende biliyorum acı şekilde de olsa öğrendim zaman içerisinde birisini sevmek mutlu olmaya yetmiyor.Sevgi karşılıksız olunca güzel oluyorda,neden birileri giderken hesap ödermiş edasıyla seni seviyorum diyebiliyor.
İnsan ömrü cidden döngülerden mi oluşuyor?Başla tüket ve bitir..Hatta birisinde bitsin diğeri feryat figan çırpınsın o zaman daha mı eğlenceli kılınıyor bu hayat..
İnsanın zaten bıkmaya hakkı yok.Sürekli de olsa bişeylerin peşinde koşmalı,bi şekilde yaralar almalı ama ben iyiyim diyip hala devam etmeli..Devam etmek gerek,yılmamak,yorulmamak,sevmek ve hep sevmek..
Anladım herşey bitiyor,her seferinde yine aşk kaybediyor bizi..
Anladım herkes gidiyor her seferinde yine çok acıtıyor bizi..
Her seferinde giden biten veya bitirilen şeylerden sonra oturup yas tutuyorum.Ya da sürekli olarak tuttuğum yasların volume'nü arttırıyorum ki içimi daha çok acıtsın..Etrafa saçmak istiyorum sitemimi,ama kime?Kime sitem ettiğimi ya da etmem gereken kişinin kim olması gerektiğini çözemiyorum.Oturup kendime kızıyorum yine aynısı oldu diye.Belki de aynı döngüyü yaşayıp durmam gerekiyor..Elimde bir mendil bişilerin akıp gitmesini izlemeliyim.Sessiz kalmak bana farz,giderken birisi yalvarmamalıyım.Sonradan sonradan koyacak bu acılar bana.Yine içim acıyacak,yine yüreğim..
Hayatın içinde sürekli ayakta bekleyen birisimiyim ben acaba?Gelen kendisi geliyor ve giderken ben gidiyorum demeden gidiyor.Ben,ben orada dikili kalıyorum.İnancımı yitirmeme sebep olan bunlar ben de isterdim inanıp dualar etmeyi..ama nasılsa herkes gidiyor ve herşey bitiyor..
Gözlerine bir bak nasılda parlak,beni uğurlarken yine yüzüme böyle bak..
Gözlerime bir bak nasıl da ıslak bana hoşçakal derken onlara iyi bak..
Son veda sözleri artık dokunmuyor bana.Hiç birisi adam akıllı bi şekilde acıtmıyor canımı ki yetti diyip bende basayım küfrü.İçimdeki irini patlatayım dışarıya doğru.Olan gözlerime olmasın sürekli,ben itiraf ediyorum sulu gözlü birisiyim.İçimden geçenleri söyleyemediğim için gözlerimden sessizce dökülüyor kelimeler.Ama gören ve anlayabilen yok.
Hiç bir elveda daha az acı vermiyor.Öyle veya böyle her gidişte söylenen sözler acı.Bitti kelimesine çikolata sosu dökünce daha keyif verici hale gelmiyor.Giderken "Seni seviyorum ama.." lı sözler duymak istemiyorum artık ben.
Ağlamadan ağlatmadan gitmelisin şimdi burdan..
Yağmurlardan rüzgarlardan hesap sor bu sokaklardan..
Birşeyler söylemek zorundaysan eğer bana hakaret et,beni aşağıla..Ama hiç bi şekilde benim gözümdeki yerini sarsma..Beni övüp kendini yerme,bunun gerçek olduğunu mu düşünmem gerekiyor.Ben iyiysem neden terkediliyorum..Sen kötüysen ki ben seni neden hala seviyorum..
Aslında Türkçemizde oldukça sık kullandığımız bir fiil değil mi bu?Mesela akşamın bi vakti fırından ekmek almaya çalışırken duyarız.."Kusura bakmayın maalesef bitti.."Fırıncı da bize bunu söylemiyor mu?Daha nice yerlerde duyuyoruz nice şeylerde kullanıyoruz..(Sigaram bitti,süt bitti,kahve bitti.. vb..) Bunları söylerken ne kadar kolay.Ekmeğin bittiğinde bulamadığımızda pasta yiyenlerdeniz belki de.
Peki "Aşk Bitti"..Bunu maalesef Ezginin Günlüğünün bi şarkısı olarak duymuyoruz hayatta kimi zaman..Keza orada "Aşk hiç biter mi..nanananna.." demiyor mu..
Bunu söylemekte eminim zordur,yoğun bi cesaret ve hazırlık konuşması ister.Ben zorluk derecesini hiç tatmadım bunun..Belki de hiç "Bitti" diyerek nokta koyamadığımdandır.
Bunu duymanın ne kadar zor olduğunu bilirim sadece,ne kadar kırıcı bi cümle.."Bitti.." diye başlayan bi cümle,öznesi gizli..Belki kurallı ama bi o kadarda devrik.Bi o kadar yıkıcı,kahredici..Kum fırtınasına tutulmak gibi en ıssız beyabanlarda..
Dedim ya duymak belki de söylemekten daha zor.Daha birşeylere doymamışken,birşeyleri daha derin yaşıyorken ve her gece bir tanrıya inanıp,ona sırf bir kul için dua ederken..Bitti dendiğinde her gece belki,ya da her ondan bi iz taşıyan şarkı duyduğunda..Bazende o öznesi gizli bir yazıdan sonra oturup küçük kız çocukları misali ağlamak ayıp mı?
Yoksa bu biraz bencilliğe mi giriyor?Sırf kendi mutluluğumuz için,karşı tarafı sömürmek mi aynı şekilde çekip gidememek?
Ama dur..Tamam bitmiş olabilir sende.Ama ben seni o kadar çok seviyorum ki eminim uzun yıllar ikimize de yeter bu sevgi.Yok o da olmaz dimi maalesef günümüz teknolojisi o kadar ilerleyemedi.Sevgiyi kontür misali paylaşamıyoruz..
Mutlaka bi çözüm yolu bulmalıyız buna..Yarım da bıraksam anlarım az çok inşaattan.Bir güzel sıva çekeriz çatlaklara,üstüne bir badana en beyazından..Yavaş yavaş boyarız her yeri senin sevdiğin maviye..Her yer uçsuz bucaksız mavi olur o zaman.Tıpkı seni sevdiğim gibi...
Seni de anlıyorum aslında harç karmaya benzemez bu işler dimi..Ama her zerresinde benden bi tutam sevgi var..Her tuğlanın altında sana söyleyemediğim binlerce söz,ha sana birde yazdığım yazılar satır satır..
Yok tamam yeniden başlamıyorum..Hiç bitmeyeceğini bilsem de ben,sen nasıl demiştin..Bi kere daha tekrar etki içimde bir kelebek daha can versin..Bende ardından tekrarlayayım gözlerimi senden kaçırarak..Evet artık söylüyorum bende "Bitti.."..Yalandan bir söz oldu bunu sende çok iyi biliyorsun..Evet bunu da aştık şimdi ne yapmam lazım..İçimdeki katliama devam mı?..