Draga 7 Şubat 2008 Perşembe


Uzun zaman oldu bişiler yazmayalı..Aslına bakarsanız pek yazasımda yoktu fakat yorumlardan ötürü yazmazsam olmaz dedim...
Ben nerelerdeydim??
18 ocakta bursaya doğru yola çıktım..Maksat abilerimi görmekti.Ve doğumgünümü sevdiklerimle geçirmek istedim..Evet sevdiklerim canım abilerim ve yeni arkadaşlar..
İlk gün felaket gibi başladı..Ben Mustafaya söyledim o Onura söylelerim dedi sölemediği halde Onur gelecek sanmış..Böle böle derken sabahın 8inde ben Bursa terminalinde yalnız...Neyse ki sora sora bağdat bulunur lafına dayanarak Orhangazinin yolunu tuttum..
Akşamüstü bursaya gittim Onurcum saolsun karşıladı beni.Ordan Korupark a gittik yeni bi dost edinmiş oldum orada..Bende heyecan hat safadaydı..Ayrılıktan sonra ilk defa görecektim..Kafamda milyon kere senaryo yazmış,replikler ezberlemiştim 9 saatlik yolculukta.Ama işte o an yok abi böle bişi hepsi uçtuu gitti...
Yine de korktuğum başıma gelmedi oturup ağlamadım yani..
neyse bu şekilde güzel bi şekilde saçma bi cümle gidişatı oldu...D
nerelere sansür koymam gerektiğini şaşırdım da biraz.
Bursa'nın nesini gördün derseniz..Korupark,Kitapçı,Zafer Plaza ve unutulmaz terminal..:)
Acaip semt isimleri mevcut..Tophane,Setbaşı bu ikisini öğrenebildim sadece o da Hardberry in sürekli sayıkladığı yerler olduğu için..Ehh o da yeni tabi oralarda..Şöle bi turistik Bursa göstermediler bana...Bigmamas ın şubelerini dolaştık durduk..
Ama Leman Cafe gayet hoş bi yerdi..2-3 bira içtim ama kimsenin omzunda ağlamadım..Oops..Ağladım yalan sölemeyeyim şimdi..Ama nedeni biralar değildi elbette..Ve omuzda ağlamadım sokağın orta yerinde hüngür hüngür ağladım...Musti saolsun beni sakinleştirmeye çabaladı baya bi suretle ama olmayınca olmuyor...
Neyse Bursa da çok mutlu oldum..Özlediğim yüzler,özlediğim koku,özlediğim sesler...İnsanoğlunun mutluyum diyebilmesi için ne kadar basit şeylerin yeterli olduğunu anladım..Ve bazen sahip olamasakta bazı şeylerin hala var olduğunu hissettim..
Bilmiyorum ne kadar doğru ne kadar yanlış ama insan kolay kolay kopamıyor hayallerinden...
İlla tanıdık bi ses,tanıdık bi koku istiyor hayatında..
Bursa faslını kapatayım ağlamaya başlamadan önce..Zaten Antalyaya bu akşam geldim.Ev arkadaşımın ablası burada olduğu için ve benim yatağımı kullandığı için ben salonda kaldım.20lik diş sendromuna kapıldım uyuyamıyorum da..Saat 04:25 perşembe şuan.
Neyse ordan memlekete geçtim..Kabus gibimiydi aslında ailemi gördüm güzeldi ama 2 hafta evden çıkmayınca..Biraz bunalıma giriyor insan..Bu arada farkettim de Neyse sözcüğünü amma çok kullanıyorum ben neyse..:)
Kalemim o kadar kuvvetli değil sanırsam,olsun da istemezdim direk gireceğim konular belli oluyor o zaman..
Bursa ve memleket fotoları koyarım yakın zamanda..Gerekli izinleri aldıktan sonra...

1 yorum:

Adsız dedi ki...

şidi google readerdamı keramet yoksa psikolojik baskıda mı bilemedim ben. hiç olmadı "olasılıksız" bir gerçekmi herşey :)

Hoşgeldin, yazıdaki heyecan ve fazlaca neysekilerle yarışmakta olan "ağladım"lardan anlaşıldıgı üzre boş gelmemişsin. Okunacak birşeyler çıkması adına sevindirici bir durum bizim açımızdan...

Birde emin oldum ki bir yerlerde gizli bir aglama tuşun var ve biri açık unutmuş onu :) daha güleç bir gelecek için o tuşu bulup imha etmen dilegiyle...